Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce’nin cumhurbaşkanı adaylığından çekilmesi basında geniş yer buldu. Birçok gazete olayı manşetine taşırken köşe yazarları da konuyu yazılarına taşıdı.
Genel olarak iktidara yakın medyada İnce’ye yönelik FETÖ kumpasları yapıldığı vurgulanırken, muhalif basında memnuniyet duygusu haber ve yazılara yansıdı.
Akşam “Bay Kemal’e Kaset Kıyağı”, Hürriyet, “Ve İnce Çekildi” ifadeleriyle olayı manşetten verdi. Türkiye ‘Terör Operasyonu’ manşetini atarken, Takvim, “Muharrem İnce’ye Operasyon” dedi.
“ADAM HAKLI”
Ahmet Hakan köşesinde, İnce’nin çekilmesiyle ilgili “Çekilmeseydi her türlü net kaybedecekti. Çekilerek hiç değilse her türlü net kaybetmekten paçayı sıyırmış oldu” diye yazdı. Ayrıca İnce’nin uğradığı iftiraları da köşesine taşıdı.
Hakan şöyle yazdı:
“MUHARREM İnce’nin şu cümleleri önemliydi:
‘İsrailli bir porno sitesinden alıyor görüntüyü, benim kelleyi kesiyor, oraya koyuyor. Ve bunu FETÖ’cüler yapıyor. Ama ne yazık ki Türkiye’de de muhalif olacağım diye bunu paylaşanlar var.’
Muharrem İnce, bu görüntüyle ilgili olarak…
‘Özel hayatın gizliliği ihlal edildi’ diyenlere de haklı olarak isyan etti.
‘Bunun özel hayatla ne ilgisi var? Bu iftiradır, iftira. Görüntüdeki kişi ben değilim ki özel hayatın ihlali olsun’ diyerek.
Adam haklı.”
“CHP GENEL MERKEZİ VE BELEDİYELERİN TROL AĞLARI DİZ ÇÖKTÜRDÜ”
Hilal Kaplan Sabah’taki köşesinde Meral Akşener, üç günde nasıl “kumar masası” dediği bataklığa geri döndürüldüyse, Muharrem İnce de aynı kumpas odakları tarafından adaylıktan geri adım attırıldı.” İfadelerini kullandı.
Nedim Şener de İnce’ye yapılan FETÖ tertiplerine işaret etti. Şener şunları yazdı:
“Hakaret, iftira, sahte dekontlar, porno sitelerinden alınmış fotoğraflarla yapılan montajlarla şantaj ve tehditte bulunan FETÖ’cüler, başka PKK’lılar başta olmak üzere CHP Genel Merkezi ve belediyelerin trol ağları Muharrem İnce’ye adeta diz çöktürdü.”
Burhanettin Duran Sabah’taki yazısında şantaj ve iftiralara dikkat çekti: “Seçim sürecindeki dördüncü anormallik, İnce’nin lince uğraması ve şantajla adaylıktan çekilmek zorunda bırakılması oldu. Bu olayı birinci turda kazanma çabası olarak göremeyiz.”
“BASKI, TEHDİT, ŞANTAJ”
Ali Karahasanoğlu, Yeni Akit’te “Muharrem İnce’nin, günlerdir “Adaylıktan asla vazgeçmem” açıklamalarına rağmen, seçime 3 gün kala adaylıktan çekilmesi ile “baskı”nın, “tehdit”in, “şantaj”ın kimin hedefe varmada her yolu mübah görme aracı olduğunu yaşayarak gördük..” diye yazdı.
“TARİH AYNI TARİH, MERKEZ AYNI MERKEZ”
Abdulkadir Selvi, Hürriyet’teki köşe yazısında Muharrem İnce’nin, çok ağır bir siyasi linçe maruz kaldığını belirterek FETÖ’nün porno sitelerden derlediği iğrenç şantaj-montaj kasetleri ile cumhurbaşkanı adaylığından çekilmeye zorlandığını yazdı. FETÖ’nün, şantaj montaj kasetleri ile Baykal’ı devirip CHP’yi dizayn ettiğini vurgulayan Selvi “Baykal’ı tasfiye ettikleri 10 Mayıs tarihinde bu kez Muharrem İnce’yi hedef aldılar. Tarih aynı tarih. Merkez aynı merkez. FETÖ’cü isim aynı isim.” Diye yazdı.
Selvi şöyle yazdı:
“Muharrem İnce bir yandan PKK ile, bir yandan FETÖ ile döne döne mücadele ettiğini söyledi. Haklı. Ama bu tehdit ve şantajlara karşı pes etmeyip mücadele etseydi kahraman olurdu. Daha da büyürdü. Geri çekilmek suretiyle onlara prim vermiş oldu. Siyasette zamanlama ve duruş önemlidir. Muharrem İnce, içinden geldiği CHP’nin seçimi kazanması adına ilk başta çekilse, feragat etmiş bir siyasetçi olacaktı. Ancak kaset şantajı ve ağır siyasi linç karşısında çekilince diz çökmüş oldu.”
“O GERÇEK BİR VATANSEVERDİR. NOKTA!”
Muhalif basın ise İnce’nin çekilmesini genel olarak olumlu karşıladı. Cumhuriyet, “Değişim daha yakın” manşetini atarken Sözcü “İnce çekildi, demokrasi tarihine geçti” diye başlık attı. Muhalif köşe yazarları da İnce’nin adaylıktan çekilmesini olumlu karşılayan yazılar kaleme aldılar. Ancak İnce’ye yönelik FETÖ iftiralarına çoğunlukla yer vermediler.
Fikret Bila, Halk TV’deki yazısında “İnce çekilme kararıyla hem Kılıçdaroğlu’nun birinci turda seçilme olasılığını artırdı hem de sorumluluktan kurtuldu” dedi.
Ali Sirmen, Cumhuriyet’teki yazısında “Bu arada İnce’nin çekilme kararının çok geç olup olmadığı soruluyor. Gerçekten de Muharrem Bey’in kampanya sırasındaki konuşmaları CHP ile ilişkilerini epeyce yıpratmıştır. Bunca olaydan sonra aradaki gerginliğin giderilmesi güç olmayacak mıdır?” diye sordu.
Uğur Dündar ise Sözcü’de “Konda’nın araştırması da, kişisel gözlemlerim de, büyük değişim dalgasının önüne AKP iktidarını katarak hızla yaklaştığını gösteriyor. Değerli Muharrem İnce’ye gelince: O gerçek bir vatanseverdir. Nokta!” diye yazdı.
Saygı Öztürk Sözcü’ye yaptığı değerlendirmede “İnce, cumhurbaşkanlığı adaylığından çekildiğini açıkladı. Ancak “Kemal Kılıçdaroğlu’nun lehine çekiliyorum” demedi. Bundan sonraki açıklamalarında deyip demeyeceğini bilemem ama CHP içinde bir grubu hedef almaya devam edecektir” ifadelerini kullandı.
Deniz Zeyrek, Sözcü’de İnce’nin Kılıçdaroğlu’na karşı aday olması anasının ak sütü kadar hakkı olduğunu belirtti ama yine de siyaseten yanlış olduğunu öne sürdü. Zeyrek İnce’ye karşı yürütülen kampanyaya da işaret etti:
“İnce’ye karşı sosyal medyada yürütülen linç kampanyası sadece yanlış değil, aynı zamanda ahlaksızcaydı. İnce iktidarın oyunlarını fark etti mi bilmiyorum ama iki gün kala da olsa doğru karar verdi.”
