antakya haber sitesi

Haber Takip Merkezi – Güncel ve Tarafsız Haber Sitesi – Ülkenin Nabzını Tutan Site

Halk TV’de ‘Rasim Ozan Kütahyalı’ krizi: Ekran yüzleri bir bir istifa etti

Gazeteci Rasim Ozan Kütahyalı, Halk TV YouTube kanalına konuk olup politik gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Kütahyalı röportajı sonrası, kanalın ekran yüzlerinden Murat Ağırel, Şule Aydın, Timur Soykan, Barış Pehlivan ve Barış Terkoğlu kanaldan istifa etti.

Halk TV’de Gündemde Büyük Kriz: Ekran Yüzleri İstifa Ediyor!

Halk TV, YouTube sayfasında, gazeteci Rasim Ozan Kütahyalı ile gündemdeki gelişmeler üzerine yapılan röportajı yayınladı. Bu durum kanaldaki program sunucularının tepkisine sebep oldu.

Ekran yüzleri bir bir istifa etti

Kayda Geçsin programını hazırlayan Şule Aydın, Murat Ağırel, Timur Soykan, Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan kanaldan istifa etti. Gelişmeleri an be an takip ediyoruz.

Mahiroğlu: Röportajdan haberim yok

Kanalın sahibi Cafer Mahiroğlu, söz konusu röportajdan haberi olmadığını ve haberi olması durumunda onay vermeyeceğini belirtti. Ayrıca, Kayda Geçsin ekibinden söz hakkı istediğini fakat bu talebin reddedildiğini açıkladı.

“Cevap hakkımı kullanmakta ısrar edince, program yapmamayı tercih ettiklerini ilettiler”

“Kütahyalı’nın ne benimle, ne de kanalın yayın çizgisiyle uzaktan yakından ilişkisi yoktur ve olamaz. Bu tamamen bir yol kazasıdır”

diyen Mahiroğlu, “Kanalda program yapan arkadaşlarımızın, kanalı ve patronunu rahatlıkla eleştirmesi, eleştirel gazetecilik kültürünü oturttuğumu gösteriyor, bundan dolayı mutluyum. Fakat söz hakkının kutsallığına olan inancım konusunda hayal kırıklığı yaşıyorum. Sürecin nasıl geliştiğini, o röportajın nasıl yayınlandığını izleyicilere anlatmak için Kayda Geçsin ekibinden söz hakkı talep ettiğimde, bu talep reddedildi. Cevap hakkımı kullanmaya devam ettiğimde, programın yapılmasının tercih edildiğini belirttiler. Ancak cevap hakkı kutsaldır ve hiçbir demokrat bunu reddetmez. Söz hakkı reddinin vicdanlarda ve Halk TV kültüründe yeri olmadığını düşünüyorum. Bu tutumu, söz hakkının kutsallığına inanan tüm demokratlar, paydaşlar ve izleyicilerin vicdanına bırakıyorum.”